SOSYAL MEDYAYA KURBAN EDİLEN İBADETLER

İnsanoğlu dünyaya gönderiliş gayesinden sıyrılırsa iman etmiş olsa bile Allah’a asi olanlar zümresine yazılır. Çünkü insan dünyaya zevk ü sefaya değil Rabbine kul olmak üzerine gönderilmiş, bu kulluğa ortak da kabul etmemiştir.

Ancak ne hazindir ki, iman ettik diyen bizim gibi kimselerin bile yaptığı ameller ile Rabbini gazaplandırdığı bir dünyada neyi, nasıl ve ne amaçla yaptığımız bilincine varılması yarın mahşer yerinde kaybedenlerden olmamızı engelleyecek en önemli unsurlardan biri olacaktır.

Peki! Bir Müslüman’ı inandığı halde kaybettirecek olan hangi amelidir dediğimizde ilk aklımıza gelen husus kulun kendine verilen nimetleri kendinden bilerek onu verene nazire yapmasıdır.

Oysa dünya nimetleri geçici ahret nimetleri baki olacağı her inandım diyenin bilmesi gereken bir bilgidir. Buna rağmen dünyanın nimetlerine tamah edip onları önceleyenlerin sonunun ne olacağı Allah Resulü s.a.v tarafından şöyle açıklanmaktadır:

 “Altın, gümüş, kumaş ve abaya kul olanlar helâk oldular. Eğer onlara istedikleri verilirse hoşnut olur, verilmezse hoşnut olmazlar.”[1]

Hal böyle iken kendini Müslüman olarak tanımlayanların bir kısmının olabildiğince lüks ve gösterişli hayatlarının yanında diğer kısım Müslüman’ın bir damla suya muhtaç kaldığı bir dünyada ellerindeki imkânlar sebebi kazandıklarını zanneden ahmakların nasıl bir kaybediş içinde olduklarını çok yakında elbette göreceğiz.

İşin daha acı tarafı ise şu ki; bir tarafın zenginliği ile gösteriş yaptığı bir dünyada diğer tarafında kendileri için tek tutar dal olan ibadetleri ile gösteriş yapıyor olmalarıdır.

Sorsan İslam’ın bir çok hükmünü bilemeyecek ve de bilse bile yapmayacak kimselerin kıldıkları yarım yamalak namazlar ile caka sattığı bir dünyada Müslüman’ın izini arıyor olmamızda bizim için en büyük zilletlerden biri olsa gerek!

 

Oysa ibadetler kullar bilsin diye değil Rabbimiz bilsin diye yapılır. Allah için yapılanın ise gizli olanı makbuldür. Zira o gizli veya açık ne varsa onu en iyi bilendir. Nitekim Rabbimizin şu ifadesi de bunun en güzel cevabı mahiyetindedir:

وَاَسِرُّوا قَوْلَكُمْ اَوِ اجْهَرُوا بِه۪ۜ اِنَّهُ عَل۪يمٌ بِذَاتِ الصُّدُورِ

Söylemek istediğinizi ister içinizde gizleyin, ister açığa vurun hiç fark etmez. Çünkü O, göğüslerde saklanan en gizli düşünceleri bile tam olarak bilir. [2]

Her şeyi gören ve bilen bir Rabbimiz olduğu halde Müslüman’ım diyenlerin her ibadetini kameraya alması, insanlara anlatması, gözümüze sokması acaba Allah katında ne karşılık bulacak hiç düşündük mü?

Camiye gidiyor az önce yaptığı gıybeti, iftirayı, yalanı unutmuş kıldığı namazının fotoğrafı ile iyi Müslüman olduğunu zanneden mi ararsınız?

Umreye gidip insanları ezerek girdiği hacerulesvet taşının önünde verdiği pozla, kabeyi arkasına aldığı tavafla, yarışa girmiş Formula 1 aracı gibi say yaparken koştuğunu belgeleyen videolar ile cennete gireceğini mi zannediyorsun?

Allah’ın kendinse verdiği nimetten Rabbine borcu olup onu vermesi gereken fakiri fotoğraflayıp gülücükler dağıtan kimsenin o zekât veya sadaka ile kurtulacağını mı zannetmektedir?

Oysa Rabbimiz açık bir bayanda bulunuyor:

يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا لَا تُبْطِلُوا صَدَقَاتِكُمْ بِالْمَنِّ وَالْاَذٰىۙ كَالَّذ۪ي يُنْفِقُ مَالَهُ رِئَٓاءَ النَّاسِ وَلَا يُؤْمِنُ بِاللّٰهِ وَالْيَوْمِ الْاٰخِرِۜ

Ey iman edenler! Allah’a ve âhiret gününe inanmadığı halde sırf insanlara gösteriş olsun diye mallarını harcayanlar gibi, başa kakıp eziyet etmek sûretiyle sadakalarınızı boşa çıkarmayın. [3]

İşin daha komiği ise bayramdan bayarama, kandilden kandile caminin yolunu bulanların veya birde biz görelim diyerek umreye gidenler girdikleri komik hallerdir.

Bakın ha bende Müslüman’ım!

Bu durum İslam’ın emirlerini yerine getirdikleri için zulüm görenlerin zulmedenleri tarafından “bizimde anamız babamız namaz kılıyor, bizde ramazandan ramazana oruç tutuyoruz” diyerek yaptıkları zulümlere kılıf aramasından hiç bir farkı yok!

Biri Müslüman’a zulüm ederken, bir diğeri bizatihi Müslüman olmanın gereği olan ibadetlere zulüm ettiklerini ya farkına varmıyorlar veya bundan zevk alıyorlar maalesef!

Oysa bu yaptıkları yarın onların mahşer yerinde rezil olmalarına sebep olacağını hatırlamak bile istemiyorlar. Allah Resulü s.a.v bu durumu şöyle ifade ediyor:

“(İnsanlara) duyurmak için bir amel işleyeni, Allah (kıyamet günü insanların önünde) teşhir eder. Gösteriş için bir amel işleyeni, Allah (kıyamet günü insanların önünde) rezil eder!” [4]

Birde şöyle düşüncede olanlar var ki, bu durum tam bir faciayı ifade etmektedir. Bunlar isterler ki hem Allah ibadetlerimi kabul etsin beni cennete koysun, hem de insanlar görsün benim işim yürüsün!

Yaptığı ibadette hem Allah’ın rızasını, hem de insanların görmesini dileyen kimsenin ameli boşa gitmiştir. Allah-u Teâlâ kudsi hadiste şöyle buyuruyor:

“Ben, kendisine şirk koşulanların şirkten en çok mustağni olanıyım! Kim, bir amel işler de amelinde bana başkasını ortak koşarsa, onu ve şirkini bırakırım!” [5]

Peki! Söylesene ey kendini Müslüman olarak tanımlayan kimse Allah’ın kendisini bıraktığı kimse olarak tanımlanmak seni korkutmuyor mu?

Değerli kardeşlerim! Bizler Müslümanız ve her amelimizde Rabbimizin rızasını gözetmesi gereken kimseleriz!

Hal böyle iken yaptıklarımız sebebi ile Rabbimizin gazabını çekecek işler yaparak kendi ellerimizle kendimizi tehlikeye atmayalım!

Varsın birileri gösteriş için mallarını harcasın!

Varsın birileri gösteriş için ibadetlerini sergilesin!

Varsın birileri din kardeşlerini ağzına dolayıp düşmanlarımızla iş tutsun!

Varsın birileri Müslüman mahallesinde salyangoz satmaya devam etsin!

Bize düşen kimin ne yaptığı değil bizim ne yaptığımız meselesidir!

Unutmayalım değerli dostlar kalpler yüzün aynasıdır! Biz kendimizi göremesek de Rabbimiz ve kalbi Allah’a teslim olanlar bizdeki sureti görmektedirler.

Bize düşen şu fani dünyada geçen bir yolcu veya garip gibi olarak bu yolu sağsalim bir şekilde bitirip Rabbimizin Rahmet ettiği kimselerden olabilme çabasıdır.

Rabbim gösterişten uzak, kabul edilmiş ve cennete vesile olacak ibadetler yapabilmeyi bize ve neslimize nasip eylesin!

Rabbim kulları kandırma pahasına amellerini boşa çıkaranlardan olmaktan bizi ve neslimizi muhafaza eylesin!

 

 

---

[1] (Buhârî, Rikak 10. Ayrıca bk. Buhârî, Cihâd 70; İbni Mâce, Zühd 8)

[2] Mülk 13

[3] Bakara 264

[4] Müslim 4/2289

[5] Müslim 2985